"Hristiyan Batı" Efsanesi

Batı’da Din, Bilim ve Felsefe Tartışmaları

Günümüzde Hristiyanlık başladığı noktaya geri dönmüştür. Ciddi bir sosyo-politik güç haline geldikten sonra şimdi başlangıçtaki durumuna geri dönüş yapmış olan Hristiyanlık inancı, dünyada­ki kültürel ve politik gruplar tarafından gereksiz ya da rahatsız edici olarak görülmektedir.

Bu kitap Hristiyanlığın, bir zamanlar Batı Dünyası’nın ege­men, kültürel, politik ve sosyal gücüyken, nasıl olup da kültürel açıdan dışlanan ve sosyal olarak küçümsenen bir azınlık haline geldiğini inceler. Kitabın büyük bir bölümü Hristiyanlığı kültür, bilim ve politika alanlarından ayırma eğiliminde olan hatta bunu gerçekleştiren güçleri incelerken, yanı sıra, kendisine karşı olan bu gelişmelere rağmen, 20 yüzyılın son yarısından baş­layarak 21. yüzyılın başına kadar Kilise’nin büyüme sürecini anlatır. Ayrıca, Hristiyanlığın–seçkin sınıfın dışladığı fakat, kendi mensupları için oldukça anlamlı olan–başlangı­cındaki haline indirgenmesinin saklı kalmış bir bereket olup ola­mayacağını sorgular.

Bu kitapta, konumuzla ilgili doğrudan ilişkili olan dört alan­da, yani; felsefe, bilim, teoloji ve sanayi toplumuna geçişin so­nucunda meydana gelen sosyo-politik etkideki gelişme ve deği­şimleri yakından inceleyeceğiz. ‘Devrim’ sözcüğünün içinde barındırdığı anlamlardan birinin de ‘köklü değişim’ olduğunu göz önünde bulundurarak, felsefi, bilimsel, teolojik ve sosyo-politik devrimlerden bahsedeceğiz. Evet, bunlar uzun sürede gerçekleşen devrimler olsa bile beş veya altı yüzyıllık bir süreç içerisinde her biri, toplumdaki kökten değişimleri etkilemiştir.

Yayınevi: 
Yıl: 
2008

Yorumlar

10 number

guzel

Guzel

Yeni yorum ekle